Nikah Hazırlıklarım (Gelinlik, Makyaj, Saç, Aksesuar ve Ayakkabı)



Merhabalar,

 

Biliyorum pek bahsetmedim ama ben geçtiğimiz 16 Mayıs'ta evlendim. Aslına bakarsanız sadece nikah kıydık, biraz tayin işleri için biraz da öyle olsun istedik :) Nikah deyip küçümsediğime bakmayın siz ne kadar çok derdi sıkıntısı varmış, anlatamam. Yoruldum hem de neredeyse her şeyi hiç düşünmeden ve hemencecik almama rağmen. Şimdilik evimize daha geçmedik tayin bekliyoruz. Ben Ankara'dayım, eşimse İzmir'de şu anda. Evimizde kiracı var çıkınca tadilat yaptırıp gönlümüzce yerleşeceğiz. İyi ki bu nikah çılgınlığı arasında çeyiz işleri de olmamış, kendimi bu konuda da ayrıca şanslı hissediyorum :)

 

Gelelim bir düğünde olması gereken en önemli şeye yani gelinliğe :) Ben pek gelinlik hayali kuran aman aman şöyle olsun böyle olsun diye düşünen biri hiç olmadım. Son ana kadar da giymeme konusunda ısrarcı oldum ama kazanan gelenekler oldu. Hal böyle olunca kısa süre içinde internetten araştırmalar yaptım. Bir modeli beğendim o da Oleg Cassini'deydi. Randevu aldık gittik, ilk zaten o gördüğüm modeli anlattım ve o model geldi peşinden de 6-7 gelinlik daha. Denedim filan derken hep aklım ilk giydiğim modelde kaldı. Öyle olunca tamam dedim alıyorum :) Benden başka gelin var mıdır ilk giydiği gelinliği alan acaba bilmem ama ben aldım. Çok da içime sindi. Modeli sade, dar kesim ve kayık yaka olarak tanımlayabilirim. Sanırım alt tonu pembe diye geçiyor. 3 boyutlu diyorlarmış o gelinliklere neden diye sorarsanız üst üste 7-8 tane farklı kumaş, dantel ve tül vardı. Bu sayede sade olmasına rağmen bir hava yakalamıştı. Arkası ise sırtın yarısına kadar gelecek şekilde üçgendi ve sonuna kadar düğmeli. Ne yazdım değil mi? Bir fotoğrafını koy derseniz yok ama neden mi dış çekimler düğünde yani İzmir'de olacak. Bence deniz kenarında daha güzel oluyor çekimler :)

 

Bu da gelinliğin teslim almadan önceki son fotoğrafı :)

 

 

Nikah sırasında çekilen özensiz bir foto daha :) Bahçeler sulanıyordu, hatta bu çekimleri yapmamak için de direndim. Gerginliğim de çıkmış sanki biraz. Arkadaki hortumlara dikkat... Bir de sulandığı için çamur olmuş, kuru temizlemeci ağlamıştır temizlerken gelinliği.

 

 

Sıra gelsin ayakkabılara :) Aslında aklımda hep Studio Rain vardı. Üstelik aldım siparişi de geçtim ama bekle babam bekle bir türlü deneme ürününü yollamadılar. Ben de gecikir yetişmez endişesi ile iptal ettirdim. Sonra da dolaşırken Kent Park Oi Arte'de işte bu dediğim ayakkabılarım görür görmez aldım. İyi ki de almışım yok böyle rahatlık. Hem de sade olduğu için günlük de kullanıma uygun, Studio Rain'den alsaydım bir daha giyemezdim muhtemelen :)

 

Bu arada not olarak yeni evleneceklere ilk önce ayakkabıyı hazır edin. Gelinliğin boyu posu hepsi ayakkabıya bağlı. Ayakkabısız provaya gitmeyin.

 

 

Aksesuarlar yani buket ve tokam ise en kolay kısımdı benim için aklımda olanları Meriç Tanin'in desteğiyle de tam istediğim gibi oldu. Çok ama çok sevdim.

 

Toka ve buket bu şekilde. Tokamı saçlarımda daha net görünüyor.

 

Buketimdeki o siyah odun parçası da ne öyle diye tepki vermeyin üzülürüm. Kendisi lotus yani nilüfer biraz renk katsın istedim buketime. Bence oldu da :)

 

 

Gelelim saçıma en zor kısımlardan biri güvenilir bir kuaför bulmak sanırım. Bulduğuma da inanıyorum, artık başka yere de gitmem öyle diyeyim. Ankara Kızılay'da Şenel Kuaför, isteyene adresini de veririm. Giderseniz de Abdullah Bey'e mutlaka Nisa'dan gördüm sizi deyin daha da ilgilenir. Hem fiyatları normal, hem de işini severek yapıyor.

 

Öncesinde neredeyse 10 saç denedik ben en çok içime yatan modeli seçtim. Provadan birkaç fotoğraf göstereyim.

 

 

 

 

 İşte bu da nikahtaki benim seçtiğim hali :)

 

 

Son olarak makyaj kaldı. Onda da Mustafa Cebeci'yle anlaştım. Akmasın, riske atmayalım diye kendi fondötenimle gittim üstelik normalde ben çıkarana kadar çıkmayan Estee Lauder Double Wear bana nikah günü ihanet etti ve kusma yaptı. Şükür ki son anlara doğru olduğu için hiç ama hiç sıkıntı yaratmadı bu durum. Kimse farkına bile varmadı :) Onun dışında makyajım pek içime sindi demesem de yine günü kurtardı. Sanırım dış çekimlerde ve düğün günün de çok daha profesyonel ve işini bilen biri ile çalışmam gerek. Bu da bana ders oldu :)

 

 

Benim nikah maceramın ilk kısmı bu şekildeydi :) Daha nikah şekeri, davetiye ve diğer detayları da anlatan bir yazı ile karşınıza çıkarım. Bu hali bile çok uzun oldu bence. Umarım sıkılmadan okuyup buraya kadar geldiniz. Eğer öyleyse kocaman bir teşekkürü borç bilirim :)

 

Sevgiler

BV